Pamukova’da domates aldığım kız bana amca, dedi
Domatesler güzeldi, ayva sarı, kız çirkin
Pembe yanaklarıyla domatesler pek güzeldi
Kız inadına çirkin mi çirkin!
Kız, hesap kitap işlerinden anlamayacak kadar çirkin
Kız, bana amca diyecek kadar…
Sana bundan hiç bahsetmedim, hatırla
Hiç konuşmadık poşet poşet aldıklarımızdan
Parmaklarınla yokladığın mor üzümün salkımından
Aklımızı alan ilk aşk gibi o güzel nardan… Çirkin kızdan!
Yol boyu yağmur vardı; havada, karada, camda
Siyah ve ince dudaklarıyla ağzını şapırdatan
Kemirgen lastikler gözümüzün önünde vals ediyordu
Ara sıra eşlik ettiğimiz şarkılar kilometrelerce uzuyordu ardımızda
Yol git gide kısalıyordu, yol git gide, yol git git bitmiyordu
Sen kumaş döşemenin üzerine uzanmış belediye çalışıyordun
Belediye diye diye, beynimi yedin diye sana sövdüm içimden kaç kez
Sanki sen kurtaracaktın memleketi anasını satayım!
Kız bana amca demiş- sanki memleket kevgir!
Sanki çevre temizlik vergisi, otopark ihalesi, şiir dinletisi
Sanki seni bırakmak için yolu uzattığımız Yavuz Sultan Köprüsü
Sanki ruhsatsızlara ruhsat, kiracıya mülkiyetli kat
Say ki öyle Kadir!
Bir ağzında sigara her molada, diğer ağzında Feyza
Yaşlandım Kadir; kız bana amca dedi, bari güzel olsa!